top of page

Topraktan sanata...

Geçmişten günümüze formu, yapısı ve görünümü değişerek gelen seramiğin kökeni neredeyse ilk çağlara ulaşıyor. Tarihteki çömlek ve çinicilik işlerinin dekoratif ve geleneksel süslemelerle zenginleştirilmesi sonucu daha da gelişen seramik sanatı, her dönemde doğa dostu oluşu ve karakteristik duruşuyla kendine yer buluyor.




Tarihteki ilk seramiğin M.Ö. 6000 yıllarında Anadolu’da üretildiği biliniyor. Çatalhöyük’te yapılan kazılarda bulunan seramik parçaları, aradan 8000 yıl geçtiği halde bozulmadan günümüze ulaşmayı başarmış. Seramik kalıntıların en önemli özelliği ise bize insanlık tarihi ile ilgili ilk ipuçlarını vermesi diyebiliriz. Bu yönüyle değerli bir kaynak olan seramik kalıntılar; üzerinde yer alan yazı, resim ve semboller sayesinde eski uygarlıkların yaşam tarzları ve kültürleri hakkında bilgi sağlamıştır.

Toprağın büyüsü işleyeni etkisi altına alıyor ve toprak sanata dönüşüyor…

Seramik tabağından yemek yerken ya da bardağımızdan kahvemizi yudumlarken M.Ö. 18 binlerde de bu aktivitelerin yapılıyor olabileceğini düşünmek gerçekten heyecan verici. Geçmişten günümüze gelişen ve değişen seramik, bir sanatçının gözünden kıyıya vuran dalga ya da bir kuşun kanat çırpışı olarak karşımıza çıkabilir. Günümüzde birçok seramik atölyesinde siz de kendi sanatınızı kille harmanlayıp, Füreya'nın kuşlardan aldığı ilham gibi doğanın size sunduklarıyla harika ürünler yaratabilirsiniz.



コメント


bottom of page